YIKIM PAZARLIĞI VE GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA İDDİALARI DERİNLEŞİYOR

SAFRANBOLU’DA İMAR RANTI, YIKIM PAZARLIĞI VE GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA İDDİALARI DERİNLEŞİYOR

Ağaç kıyımıyla başlayan süreç, bağış skandalları ve yıkım kararlarındaki çifte standartlarla kamuoyunu sarsıyor.

SAFRANBOLU – Eylül 2024’te Kentsel Sit Alanı içerisinde izinsiz biçimde kesilen 9 meşe ağacıyla patlak veren çevre ve imar skandalı, Safranbolu kamuoyunun gündeminden düşmüyor. “Çalı temizliği” adı altında başlayan ağaç kesiminin, sahte belgelerle yapılaşmaya dönüştüğü iddiaları, ardından gelen usulsüzlük zinciriyle birlikte geniş çaplı bir tartışmayı tetikledi.

SAHTE HARİTALARLA KORUMA KURULU KANDIRILDI MI?

İddialara göre ağaç kesiminin ardından parsel sahibi tarafından hazırlanan ve gerçeği yansıtmayan harita dosyaları, Karabük Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu’na sunularak onay alındı. Orman İşletme Müdürlüğü’nün sürece sessiz kalması ve belediye zabıtasının herhangi bir tutanak tutmaması, olayın üzerinin örtülmeye çalışıldığı yönündeki şüpheleri güçlendirdi.

KUZEN BAĞLANTISI: İMAR İZNİ TORPİLLİ Mİ?

Söz konusu parselin sahibi Safranbolu Belediye Meclis Üyesi Feyza Gökçınar’ın, Belediye Başkanı Elif Köse’nin kuzeni olması dikkat çeken bir başka ayrıntı oldu. Kamuoyunda sıkça dile getirilen sorulardan biri ise şu:

“Parselin sahibi başkanın kuzeni olmasaydı bu izin verilir miydi?”

ŞADİYE HANIM KONAĞI DAVALARI: YIKIM KARŞILIĞI DESTEK İDDİASI

Yıkım kararı verilen bazı işletmelerin süreçte farklı uygulamalara maruz kalması kamuoyunun tepkisini çekerken, en dikkat çekici örneklerden biri de Şadiye Hanım Konağı oldu. Yıkım kararı alınan konağın sahibi, açtığı davaları kazanarak süreci lehine çevirmeyi başardı. Ancak edinilen bilgilere göre, Belediye Başkanı Elif Köse’nin bu davaların ileride doğurabileceği “görevi kötüye kullanma” suçlamasından çekindiği ve benzer durumda olan başka bina sahiplerine belediye başkan yardımcıları ve müdürleri aracılığıyla mesaj gönderdiği iddia ediliyor.

Mesajda, Şadiye Hanım Konağı’na açılan davaların lehlerine çevrilmesi konusunda destek istenmiş; bu desteğin verilmesi halinde yıkım kararlarının uygulanmayacağı belirtilmiş. Ancak bina sahiplerinin bu teklifi reddetmeleri üzerine binalarını kendi imkanlarıyla yıktırdıkları öğrenildi.

BAZI OTELLERE GÖZ YUMULDUĞU İDDİASI

Yıkım kararlarının uygulanmasında görülen çifte standardın, belediye başkanı ile yakın ilişkisi olduğu öne sürülen bazı otel işletmecileri için geçerli olmadığı da iddialar arasında. İmara aykırı olduğu belirtilen iki büyük otelin, dostane ilişkiler nedeniyle hiçbir müdahaleyle karşılaşmadığı, kanunların seçici biçimde uygulandığı öne sürülüyor.

BELEDİYE PROJELERİ TEK FİRMAYA GİDİYOR

Son yıllarda Çankaya Parkı, Kaya Erdem Caddesi ve Cinci Han çevresindeki dere ıslahı gibi birçok önemli belediye projesinin, aynı firmaya verilmesi dikkat çekti. Bu firmanın bazı belediye meclis üyeleriyle akrabalık bağı bulunduğu da kamuoyuna yansıyan bilgiler arasında.

“BAĞIŞ” ADI ALTINDA PARA AKIŞI İDDİASI

Belediyeye yakın inşaat firmalarının, “bağış” adı altında yüksek meblağlar aktardığı ve bu bağışların karşılığında imar kolaylığı sağlandığı iddia ediliyor. Belediye sosyal tesislerine yakın bir bölgede başlayan bir inşaat için 500 bin TL bağış alındığı da öne sürülen iddialar arasında.

“BAĞIŞ” ADI ALTINDA ALINAN PARALAR VE ADRESE TESLİM İHALELER GÜNDEMDE

Safranbolu’da bazı inşaat firmalarından “bağış” adı altında belediyeye yüksek meblağlarda para alındığı, bu paraların bir kısmının festivaller ve etkinlikler bahanesiyle belediyeye kesilen faturalar üzerinden belirli firmalara aktarıldığı iddia ediliyor.

İddialar arasında, bu faturaların büyük bölümünün, belediye başkanına danışmanlık yaptığı bilinen bir kişinin sahibi olduğu firma üzerinden düzenlendiği ve aktarılan paraların buradan paylaştırıldığı öne sürülüyor.
Aynı zamanda, belediye projelerinin sürekli olarak aynı firma ya da akraba ilişkileri bulunan şirketlere verilmesi, “adrese teslim ihale” tartışmalarını yeniden alevlendirdi.

Vatandaşlar, bu bağış ve ihale ilişkilerinin detaylı şekilde araştırılmasını, hem mali denetim hem de adli soruşturma başlatılmasını talep ediyor.

SU KAÇAĞI SÜRÜYOR, ELEKTRİK BEDELİ YÜKSELİYOR

Safranbolu şehir şebekesindeki %70’lik su kaçağı hâlâ çözülemedi. Belediyenin su kaynaklarına yönelik kalıcı çözüm üretmediği, bütçenin büyük kısmının festivaller gibi tanıtım projelerine aktarıldığı belirtiliyor. Şehre su veren pompaların aylık yaklaşık 2 milyon TL’lik elektrik tüketimi oluşturduğu ve bunun kamu zararı doğurduğu ifade ediliyor.

GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA DAVALARI SÜRÜYOR

Başkan Elif Köse’nin daha önce işten çıkarılan işçilerin açtığı davada “görevi kötüye kullanma” suçundan ceza aldığı biliniyor. Şu anda en az iki belediye çalışanının daha aynı suçlamayla Elif Köse hakkında dava açtığı, Şadiye Hanım Konağı dosyasının da yeni bir hukuki sürece kapı aralayabileceği ifade ediliyor.

KAMUOYU TEPKİLİ: “SAVCILAR VE MÜFETTİŞLER GÖREVE!”

Basın yasağının kalkmasının ardından kamuoyunda yükselen sesler dikkat çekiyor. Vatandaşlar, iddiaların araştırılmasını, sorumluların yargı önüne çıkarılmasını ve Safranbolu’da kamu vicdanının yeniden sağlanmasını istiyor.

“Bu şehir kimsenin kişisel imar alanı değildir. Safranbolu halkı adalet istiyor.”