Kardemir ve iştiraki KARÇEL ’de yaşanan son gelişmeler, kamuoyunda ve çalışan çevrelerinde ciddi bir güven krizine yol açtı. Görevden almalar, şaibeli atamalar ve iddialar zinciri, kuruma duyulan inancı zedeliyor.
Kardemir Yönetim Kurulu Başkanı Muhammet Ali Oflaz, göreve geldiği ilk dönemde kamuoyunda ve çalışanlar arasında olumlu bir izlenim oluşturmuştu. Oflaz, sık sık bulunduğu makamın bir emanet olduğunu vurguluyor, kurum kültürüne güven aşılıyordu.
Ancak gelinen noktada, KARÇEL’ de yaşanan gelişmeler bu güveni ciddi biçimde sarsmış görünüyor.
Görevden Almalarla Bitmeyen Kriz
Karçel Genel Müdürü Süleyman Boyar ve Genel Müdür Yardımcısı Ali Şen’in görevden alınması, ilk bakışta bir “hesaplaşma” hamlesi gibi görünse de, yapılan usulsüzlüklerin sadece kişilerle sınırlı olmadığı yönünde güçlü iddialar gündemde.
Daha önceki haberlerimizde de dile getirdiğimiz üzere KARÇEL’ de; üretim hataları, muhasebede mahsuplaşma usulsüzlükleri, liyakat yoksunu atamalar ve Çiftlik bölgesinde mali düzensizlikler yaşandığı ileri sürülmüştü.
Ancak Boyar ve Şen’in görevden alınmasına rağmen, kurdukları yapının aynı şekilde devam ettiği ifade ediliyor.
Şüpheli Toplantılar, Sessiz Müdürler
Geçtiğimiz Perşembe günü Kardemir Genel Müdürlüğü’nde yapılan icra toplantısının ardından, Karçel’de görev yapan bazı isimler — Üretim Müdürü İlhan Gümüş, Yurtiçi ve Yurtdışı Proje Müdürü Mutlu Uzun ve Muhasebe Şefi Turan Özcan — toplantıya çağrıldı.
Oysa bu isimler hakkında da geçmişte ciddi iddialar gündeme gelmişti.
Milyon dolarlarla ifade edilen zararların yönetim tarafından da bilindiği, buna rağmen yapısal bir değişikliğe gidilmediği konuşuluyor.
Eski Genel Müdür Yardımcısı Ali Şen’in, usulsüz işlem taleplerine “emir kuluyum” diyerek ve kendi şahsi davaları için kurum avukatını kullandığı ve kurum avukatına ödenen binlerce liranın da olduğunu bildiği halde sessiz kalan ik şefinin görevde kalabilmek için bazı yakınlarını devreye soktuğu iddiaları da tepkileri büyütüyor.
Bu tablo, “Yeni gelecek yöneticiler için aynı sistemin devamı mı planlanıyor?” sorusunu akıllara getiriyor.
Pasaport Talimatı ve Ani Görev Değişikliği
Boyar’dan boşalan genel müdürlük koltuğuna kısa süre önce Mustafa Refik Metlioğlu vekaleten atanmıştı.
Ancak iddialara göre Metlioğlu, göreve gelir gelmez Macaristan’dan oturum izni talep etti ve Süleyman Boyar döneminde kurulan, kurum bünyesinde daha önce benzeri bulunmayan “Teklif Hazırlama Müdürlüğü” adlı birimin başına getirilen adrese teslim müdür için — ve kendisi için — pasaport çıkarılması talimatı verdi.
Bu gelişmelerin ardından Metlioğlu kısa sürede görevden alınarak yerine Kardemir Genel Müdür Yardımcısı Şerif Okluoğlu vekâleten getirildi.
Söz konusu değişikliğin Ocak ayına kadar geçerli olacağı ifade edilirken, bu süreç kurum içindeki belirsizliği daha da artırmış durumda.
İşçiler Tepkili: “Biz de mi Yapalım?”
KARÇEL’ de çalışanlar arasında huzursuzluk giderek büyüyor.
İşçiler arasında “Biz de kurumun mallarını şahsi işlerimizde mi kullanalım? Hatalı üretimleri hurdaya mı ayıralım?” şeklinde tepkiler yükseliyor.
Bu söylemler, kurum içi güvenin ciddi biçimde zedelendiğini gösteriyor.
‘Çakal Yuvası’ İddiası: Kurum Malı Kişisel İşlerde mi Kullanıldı?
Öte yandan Kardemir Yatırımlar Müdürlüğü’nde görevli bir formen hakkında da dikkat çekici iddialar gündeme geldi.
İddiaya göre Kardemir’e ait bazı makineler, Çiftlik bölgesindeki yatırımlar müdürlüğünün malzeme sahasından, müteahhit firmalara ait araçlarla Bulak Köyü yakınlarındaki “Çakal Yuvası” bölgesine taşındı. Burada ekipmanların kişisel işler için kullanıldığı ve bazı parçaların satıldığı öne sürülüyor.
Ancak çalışanlar, “Biz bunları yazsak da Oflaz bunları da görmezden geliyor” diyerek artık bu tür olayları dile getirme gereği duymadıklarını ifade ediyor.
KARDÖKMAK ’ta da Benzer Yapılanma İddiası
Benzer bir tablo KARDÖKMAK işletmesinde de konuşuluyor.
Genel Müdür Yardımcısı Ömer Musa’nın, tıpkı KARÇEL’ de ki yapılanmalara benzer biçimde kendi çevresinden bir şefle birlikte hareket ettiği yönünde çok sayıda ihbar geldiği öne sürülüyor.
Oflaz’a Duyulan Güven Sarsılıyor
Tüm bu gelişmeler ışığında gözler yeniden Kardemir Yönetim Kurulu Başkanı Muhammet Ali Oflaz’a çevrilmiş durumda.
Kurumlara zarar verdiği, çalışanların emeğini hiçe saydığı iddia edilen bu yapılar karşısında hâlâ somut bir adım atılmaması, kamuoyunda “Oflaz’a duyulan güven boşa mı çıktı?” sorularını gündeme getiriyor.
Bir dönem adalet, liyakat ve hesap verebilirlik ilkeleriyle umut bağlanan Oflaz yönetimine duyulan inanç, bugün birçok çevrede sorgulanır hale geldi.
Güvendiğimiz dağlara gerçekten kar mı yağıyor?

