CHP Kongresi Sonrası Seçim Kurulu Kararı: Yazdıklarımız Bir Kez Daha Doğrulandı

Geçtiğimiz hafta sonu gerçekleştirilen Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Karabük İl Kongresi, mevcut İl Başkanı Vedat Yaşar’ın yeniden seçilmesiyle tamamlanmıştı. Kongrede yaşanan çekişmeli yarışta Yaşar, 75 oy alarak rakibi Erdoğan Dinçel’in 73 oyuna karşı üstünlük sağlamıştı.

Ancak seçim sonrası Dinçel, kongreye ilişkin 4 maddelik bir itiraz dilekçesiyle İl Seçim Kurulu’na başvurmuştu.

Seçim Kurulu’ndan Dikkat Çeken Karar

İtirazı değerlendiren Karabük İl Seçim Kurulu Başkanlığı, kongrenin iptaline gerek olmadığına hükmederek itirazı reddetti.
Bununla birlikte, parti tüzüğü gereği yönetim kurulu ve üst kurul delegeliklerinde bazı değişikliklere gidildi.

Kurulun aldığı karara göre, Vedat Yaşar’ın listesinden seçilen Ahmet Avdancı, Satı Acar ve Necdet Kızılay, çok sayıda delegenin çizmesi nedeniyle listeden çıkarıldı.
Bu isimlerin yerine, Erdoğan Dinçel’in listesinden Cemal Çetinkaya, Hafize Çaylıoğlu ve Osman Çelik yönetim kuruluna dahil edildi.

Ayrıca kurultay delegeliği kısmında da değişiklik yapıldı. Birden fazla çizik alan Hüdayet Aygün’ün yerine, karşı listeden Erdal Demir üst kurul delegesi olarak belirlendi.

Yaşar: “İtiraz Etmeyeceğiz, Mazbatayı Alıyoruz”

CHP Karabük İl Başkanı Vedat Yaşar, seçim kurulunun aldığı kararı kabul edeceklerini belirterek, “Karar kesinleşti, birkaç gün içinde mazbatamızı alacağız.” açıklamasında bulundu.
Bu kararla birlikte CHP İl Kongresi sonrası yaşanan tartışmalar ve polemiklerin sona erdiği ifade edildi.

Şimdi Gözler Necdet Kızılay’da

Öte yandan kamuoyunda uzun süredir konuşulan bir diğer konu da Vedat Yaşar ile Necdet Kızılay arasında yapıldığı iddia edilen anlaşma.
Kızılay’ın kongre sürecinde geri çekilmesinin ardından ortaya atılan bu iddialar, seçim kurulunun kararıyla yeniden gündeme geldi.

Kulislerde Kızılay’ın “sahte alkol dosyası üzerinden tehdit edildiği” yönündeki söylentiler ise merak konusu olmaya devam ediyor.
Kamuoyu şimdi şu sorulara yanıt arıyor:
Necdet Kızılay sessizliğini koruyacak mı? Yoksa iddialarla ilgili açıklama yaparak perde arkasını mı anlatacak?